- Dönmenin sonuçları
a.Genel olarak
MADDE 229– Satış sözleşmesinden dönen alıcı, satılanı, ondan elde ettiği yararları ile birlikte satıcıya geri vermekle yükümlüdür. Buna karşılık alıcı da, satıcıdan aşağıdaki istemlerde bulunabilir:
- Ödemiş olduğu satış bedelinin, faiziyle birlikte geri verilmesi.
- Satılanın tamamen zaptında olduğu gibi, yargılama giderleri ile satılan için yapmış olduğu giderlerin ödenmesi.
- Ayıplı maldan doğan doğrudan zararının giderilmesi. Satıcı, kendisine hiçbir kusur yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alıcının diğer zararlarını da gidermekle yükümlüdür.
Satıcı zaten bunları ödüyor, bunlardan bahsetmiyor madde. Bahsettiği; alıcı ile 3. kişi arasındaki yargılama giderleri. Yani alıcı bizim satıcımızdan satın aldığı eşyayı 3. kişiye sattı, 3. kişide mal ayıplı çıkınca bizim alıcımıza dava açtı işte bu yargılama giderlerini ilk satıcıdan yani kendisine satandan istiyor satıcımız. Bunları dönme hakkını kullandığı zaman talep edebiliyor satıcıdan. Kendisi malı 3. kişiye satmıştır, oda davalı sıfatına bir şekilde maruz kalmıştır ayıplı mal dolayısıyla, ödemek zorunda olduğu yargılama giderlerini malı satan satıcıdan talep edebiliyor. Doğrudan zararlarını ister diyor kanun. Doğrudan zarar dolaylı zarar çok tartışmalı dedik ama doktrinin genel ifadesi ayıplı ifa ile yoğun illiyet bağı bulunan ve zaman bakımından da ayıplı malın teslimine en yakın olan cevher zararlar olarak tanımlanıyor.
Doğrudan zarar kalemleri:
1-Alışveriş ile bağlantılı kayıplar; taşıma, yol, onarım giderleri. Doğrudan zarardır, ifa menfaatini doğrudan koruyan zarardır.
2-İkame alımı için ödenenler; yeni ve düzgün bir mal almak için cebinizden çıkan para
3-Ayıplı malı kullanamamız nedeniyle uğranılan kayıp yani yoksun kalınan kullanma çıkarı; yani ayıplı olmasaydı malı kullanacaktınız, otomobili kullanacaktınız gidip taksiye para vermeyecektiniz. Kullanamadınız 3-5 gün.Kullanma çıkarı, bu doğrudan zarardır.
Dolaylı zarar kalemleri:
1-Yoksun kalınan kazanç
2-Bozulan ayıplı maldan başka bir malında zarar görmesi
3-Kişisel tedavi masrafları; bozuk yemeğin dişinizi kırması ve verdiğiniz para.
- Satılanı Geri Vermeye Hazır Olduğunu Bildirip Sözleşmeden Dönme
Dedik ki dönme hakkını kullandığınız da ne istiyorsunuz satış parasının iadesi, yargılama giderleri ve doğrudan zararları. 2. olarak bunlar dışında alıcı malı ve elde ettiği yararları iade ediyor. Evet, bunları talep edebiliyor ama alıcınında yapması gereken bu talepleri iade etmek. Alıcı satış parasını, yargılama giderleri ve doğrudan zararları talep ederken yapması gereken malı ve elde ettiği yararları iade etmek. Yani satıcının da alıcıya karşı böyle hakları var. Burada dikkatinizi çekerim zapttaki gibi ihmal edilenler değil, elde ettiği yararları iade etmek zorunda.
- Satılanı Alıkoyup Ayıp Oranında Satış Bedelinde İndirim İsteme
Yine buda dönme hakkı gibi seçimlik hak. Hatta sözleşme koşullarını değiştiren yenilik doğuran bir hak olarak tanımlanıyor. İndirim miktarını neye göre değerlendireceksiniz peki? Ayıp oranında indirim yapacaksınız. Buna nispi yöntem deniliyor, nispi yönteme göre indirim miktarı belirleniyor.227. maddenin de bu nisbi yöntemi deteklediği söyleniyor. Yani şöyle bir formülasyon: Kararlaştırılan bedel, ayıplı değer, ayıpsız değer oranlaması yapılıyor. Sözleşmenin bedeli 1000tl, ayıplıyken bunun değeri 3000 piyasa oranına bakacağız, 4000de 2000tl kadar bir fark var ayıplı ve ayıpsız değer arasında xi bulduğunuz zaman 750tl(?) burada hasarın geçişindeki değer dikkate alınır diyor kanun, nisbi oran bunu gösteriyor.
- Aşırı Bir Masraf Gerektirmediği Takdirde, Bütün Masrafları Satıcıya Ait Olmak Üzere Satılanın Ücretsiz Onarılmasını İsteme
Onarımı istemeyi de buraya dâhil edebiliriz. Eskiden bu onarımı isteme hakkı ortada yoktu. Tüketici kanununda vardı, kıyasen burdada uygulansın deniliyordu. Birde eser sözleşmesi için vardı ama satışta yoktu.
- İmkân Varsa, Satılanın Ayıpsız Bir Benzeriyle Değiştirilmesini İsteme
Değişim için misli olması gerekiyor eşyanın. Eski BK misli eşyanın değişiminden bahsediyordu. Doğal olarak çeşit satımında değişim olur ama parça satımında olamaz mı acaba? Kanun koyucu onunda önünü açtı. Evet, dünya da tektir, birtanedir, parçadır ama değişim hakkı niye kullanılamasın? Kirada mesela kira sözleşmesinde de göreceğiz zaten kira sözleşmesinde daire nem alıyor, rutubetli ama ev sahibinin başka bir dairesi var mesela güneş alıyor, güzel -teslim öncesi ayıp diyoruz biz kira sözleşmelerinde- evet parça borcu, taşınmazlar bakımından ne var hepsi parça borcu olarak gündeme geliyor, misli olmayan eşya.
Burada değişim sözkonusu olabilir, değişim hakkını kullanabilir kiralayan taraf ve bunu karşı tarafta teklif edebilir. Dolayısıyla siz EBKda misli eşyanın değişimi vardır diye birşey yeni BKda yok, sınırlamanızda mümkün değil, o rutubetli daire yerine başka bir dairenin kiralanması yani ayıplı mal teslimi halinde bu hükmün gündeme gelmesi ve dairenin değişimi sözkonusu olabilir. Buda olumlu bir değişiklik eskiden sadece misli eşya değişebiliyordu şimdi artık misli, misli olmayan, parça borcu, çeşit borcu farketmez değişimi mümkünse hepsi değişebiliyor.
Sorumsuzluk Anlaşması
- Sorumsuzluk anlaşması
MADDE 221– Satıcı satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu ise, ayıptan sorumluluğunu kaldıran veya sınırlayan her anlaşma kesin olarak hükümsüzdür
Zamanaşımı
- Zamanaşımı
MADDE 231– Satıcı daha uzun bir süre için üstlenmiş olmadıkça, satılanın ayıbından doğan sorumluluğa ilişkin her türlü dava, satılandaki ayıp daha sonra ortaya çıksa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Alıcının satılanın kendisine devrinden başlayarak iki yıl içinde bildirdiği ayıptan doğan def’i hakkı, bu sürenin geçmiş olmasıyla ortadan kalkmaz.
Satıcı, satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu ise, iki yıllık zamanaşımı süresinden yararlanamaz.