1.Karşılıklı Sigorta
MADDE 1402– (1) Birden çok kişinin birleşerek, içlerinden herhangi birinin, belli bir rizikonun gerçekleşmesi durumunda doğacak zararlarını tazmin etmeyi borçlanmaları karşılıklı sigortadır. Karşılıklı sigorta faaliyeti ancak kooperatif şirket şeklinde yürütülebilir.
Bu maddede bir özel sigorta türü öngörülmüştür. Bu özel sigorta karşılıklı sigorta ya da mütüel sigortadır. Karşılıklı sigorta, ne yazık ki Türkiye’de becerilebilmiş bir sigorta türü değildir. Aslında bazı menfaatler bakımından bu mümkündü, belki de en isabetli çözümdü ama becerilememiştir.
Karşılıklı sigorta bakımından kanun koyucunun benimsediği örgütlenme biçimi kooperatiftir. Eski kanun zamanında da böyleydi, yeni kanun zamanında da durum değişmemiştir. Sigortacılık Kanunu’nda getirilen sınırlamaya göre karşılıklı sigorta ile uğraşacak kooperatiflerin ortak sayısı en az 200 olmalıdır. Burada bir yerde tam anlamıyla iç dayanışma esası geçerlidir. Benzer tehlikelerin tehdidi altında olan kişiler bir araya kooperatif şeklinde gelirler. Bu kişiler topladıkları paraları, üyelerinin başlarına gelen, istenmeyen olayların olumsuz sonuçlarının bertaraf edilmesinde kullanırlar. Hocanın tespit edebildiği kadarıyla bir dönem Birlik Sigorta Kooperatifi varmış ama o da 90’lı yılların sonunda, tür değiştirerek, kendisini, alelade anonim şirketi şeklinde kurulmuş sigorta şirketine dönüştürmüş. Ama karşılıklı sigorta İngiltere’de çok yaygındır. Belki daha önce de karşımıza çıkmış olabilir ya da ilerde muhtemelen karşımıza çıkacaktır: İngiltere’deki adı “P and I Club”(protection and indemnity)tır. İngiliz armatörlerinin önemli bir kısmı, gemilerinin sigorta güvencesini bu kişi topluluklarına üye olarak sağlamaktadırlar.
2.Grup Sigortası
Daha önce türlerden bahsetmiştik. Yeni kanunda geçiyor ama hakkında özel hüküm sevk edilmemiştir ancak terminolojik olarak geçmiştir: Grup Sigortası da sigorta sözleşmesinin bir alt türü olarak zikredilebilir. Bir kişiye ait birden fazla menfaat, tek bir sözleşme ile sigortalandığında grup sigortası diyoruz. Bunun dışında, yapılan sözleşmede birden fazla sigortalı veya sigorta ettiren varsa yine grup sigortasından bahsediyoruz. Mesela, ben evimdeki tüm elektronik eşyaları sigorta ettiriyorum. Muhtelif mallara ilişkin menfaatin tek poliçeyle güvence altına alınması söz konusudur. Ya da bir fabrikada çalışan 200 işçi kazaya karşı sigortalanıyor. Burada da yine grup sigortası söz konusudur.
3.Reasürans Sigorta
Eski kanunda olduğu gibi kendisinden bahsedilen bir başka sigorta sözleşmesi türü reasürans sigortadır. Ya da tekrar, mükerrer sigorta da diyebiliriz. Eski kanunda 1276. Maddede, yeni Kanunda ise 1403. Maddede düzenlenmiştir.
MADDE 1403– (1) Sigortacı, sigorta ettiği menfaati, dilediği şartlarla, tekrar sigorta ettirebilir.
(2) Reasürans, sigortacının, sigorta ettirene karşı borç ve yükümlülüklerini ortadan kaldırmaz; sigorta ettirene, tekrar sigorta yapana karşı, doğrudan dava açmak ve istemde bulunma haklarını vermez.
Sigortacılar, yaptıkları sözleşmeler ile üzerlerine aldıkları riskleri, reasürör dediğimiz sigortacılar nezdinde tekrar sigorta ettirebilirler. Bir sigortacının, reasürans sigortası yaptırması, sigortacının, sigorta ettirene karşı borç ve yükümlülüklerinin ortadan kalkması sonucunu doğurmaz. Sigortacılar “Ben reasürans yaptım, artık sana karşı borcum yok.” Diyemezler. Sigorta ettiren de reasürans sigortası çerçevesinde zararlarının karşılanması için, doğrudan doğruya reasüröre başvuramaz. Hükmün mefhumu muhalifinden çıkan sonuç şu: sigorta ettiren, yaptığı sözleşme dolayısıyla kendi sigortacısından arzu ettiği ya da alması gereken bedeli alamazsa, sigortacının reasürörüne, tali sorumluluk çerçevesinde, gidebilir.
Eski kanun 1276 ile yeni kanun 1403 arasındaki fark prim sigortası bakımındandır. Eski kanunda sigorta ettirenler de sigortacıya ödedikleri primi sigorta ettirebilirler. Ancak yeni kanunda prim sigortasından bahsedilmemiştir.
4.Birlikte Sigorta
Birden çok sigorta ile ilgili açıklamaları yaparken birlikte sigorta dediğimiz bir özel halden de bahsedebiliriz demiştik.
Sigorta ettiren birden fazla sigortacı ile bir araya geliyor ve tek bir sözleşme yapıyorlar, tek bir poliçe düzenleniyor. Bu sigortacılar arasındaki ilişkinin hukuken adi şirket olduğunu, yapılan sözleşme sigorta sözleşmesi olduğu için, adi şirketle ilgili özel hüküm olmasa bile eğer teselsül esası bertaraf edilmezse, yapılan sözleşme dolayısıyla sigortacıların, sigorta ettirene ve bu arada sigortalı ve lehtara karşı müteselsilen sorumlu olacaklarını ama bunun onların arzu ettikleri bir durum olmadığını, yola çıkarken amacın yüksek miktarda ödenmesi gerekebilecek tazminatın paylaşılması olduğunu, bu nedenle paylaşım esasına gidildiğini ve bu paylaşım esası dikkate alınarak, tatbikatta buna birlikte sigorta yerine konsorsiyum sigorta denildiğini de söylemiştik.
Bunun dışında Alman müellifler “mitversicherung” denilen bir halden bahsederler. “Versicherung” sigorta anlamına gelirken “mit” birlikte anlamına gelmektedir. Türkçeye birebir çevirirsek birlikte sigorta, beraber sigorta veya müşterek sigorta diyebiliriz. Almanlar mitversicherungun iki alt türü olduğunu söylemişlerdir:
- Açık mitversicherung: bizdeki müşterek sigortaya karşılık gelmektedir. Yani proporsiyon esası dairesinde çözüme gittiğimiz halin söz konusu olduğunu söylüyorlar.
- Kapalı mitversicherung: sigortacı, sigorta ettirenle bir sözleşme yapıyor ve bir menfaat hakkında sigorta ettirene, sigorta güvencesini taahhüt ediyor. Fakat daha sonra tek başına güvence vermekle hata ettiğini anlayan sigortacı, başka sigortacılarla (en az 1 veya daha fazla) primin paylaşılması karşılığında tazminatın da paylaşılacağına ilişkin bir sözleşme yapıyor ve onlarla bir hukuki ilişkiye giriyor.
5.Abonman Sigortası
Bir başka sigorta sözleşmesi özel türümüz ise abonman sigortası. İleride sigortayla uğraşan arkadaşlar olursa karşılarına büyük bir ihtimalle çıkacaktır. Hatta belki sizler yapılmasını talep edeceksiniz.
Abonman sigortası bir çerçeve sözleşmedir. Anayasa niteliğinde, tüzük niteliğinde bir sözleşmedir. Abonman sigorta sözleşmesini sigortacılarla, sigortalanması gereken menfaatler sıkça eline geçen ya da elinden geçen kişiler yapar. Mesela muhtelif malların emtianın ticaretiyle uğraşanlar, saklama işleriyle uğraşanlar, taşıma işiyle uğraşanlar örnek verilebilir. Ülkemizdeki nakliyecilerin, tırcıların neredeyse tamamına yakınının tarafı olduğu bir abonman sigortası sözleşmesi kesinlikle vardır. Adam her taşıyacağı yük için sigortacısıyla ayrı ayrı sözleşme yapmak yerine, onlarla tek bir sözleşme yapar. İşte bu yaptığı sözleşme abonman sigorta sözleşmesidir.